13- Çizgi Romandan Beyazperdeye 300*
- 300’ün torrentini indirdim geçen gün.
- Korsan mısın?
- Hayır. Oturup ona para veremeyecektim. Hem de HD formatında sinemadaymış gibi izliyorsun, inanılmaz.
- Ben sinemada izlemiştim.
- Çizgi romanını okudun mu sen onun?
- 300’ün mü? Hayır, onun çizgi romanı da mı çıktı? Sonrasını mı anlatıyor öncesini mi?
- Hayır, canım öyle değil
- Nasıl?
- 300 asılnda Frank Miller’ın 1962 yapımı “The 300 Spartans” filminden esinlenip, Termopilai savaşında Leonidas’la 300 askerinin binlerce Pers askerini durdurmasını anlatan çizgi romanı. Çizimler ve estetik olarak Sin City gibi ama
- Film de ondan mı uyarlanmış?
- Evet, bilmiyor muydun sen bunları?
- Hayır, canım nerden bileyim Troy’dan sonra bir Yunan savaş filmi daha çekelim zihniyetinden çıkan falanca film diye izledim ben
- Sevdin mi peki filmi?
- .. Etrafta bağırıp duran bir sürü kas yığını, acayip çarpık bir senaryo, inanılmaz bilgisayar efektleri, gaz müzikler. Benim film izlerken çok haz aldığım şeyler değil aslında.
- Sevmedim de olsun
- Favori filmim değil
- Bak sen…
- Bir kere filmin gösterime giriş tarihi de çok enteresan. Mart 2007 sıralarında Amerika, İran’a saldırsa mı saldırmasa mı tartışmaları yapılıyordu, tam da o zamana denk geldi
- O yüzden mi filmi sevmedin yani? Her şeyin içinde illa ki ulvi bir gönderme, bir anlam, subliminal mesajlar aramasan olmuyor di mi?
- Abi şimdi bakarsan olaya o kadar çok sırıtıyorlar ki. Bir kere Pers koskoca bir imparatorluk, zamanına göre son derece gelişmiş bir uygarlık. Filmde önümüze barbarlar, çirkinler, yozlaşmışlar olarak konulmuş. Ayrıca Sparta’lılar nasıl oluyor da adaletten, uygarlıktan, özgürlükten bahsediyorlar anlamadım. Zamanın Yunan yarımadasında bir tane dikili taş yok, Sparta’lılar zaten barbarın, katilin önde gidenleri. Filmde inanılmaz üstün Batı uygarlığı yine Doğunun aşağılık insancıklarını yedi bitirdi hikâyesi var. Ayrıca şu Atinalı’lara “oğlancı” demesi de o kadar komik o kadar ironik ki Leonidas’ın, asıl Sparta erkeklerinin nasıl bir eğitimden geçtiğini bilmiyoruz sanki. Zack Snyder’ı tebrik etmek lazım, çok da açık
- Aslında Snyder’ın o filme çok katkısı yok. Dediğim gibi çizgi romanı yazan Frank Miller. Film de direkt kare kare çizgi romandan aktarılmış.
- Ayrıca Synder, BBC’ye verdiği bir röportajında filmi tarihçilere izlettiğini ve hepsinin de olayların doğruluğuna şaşırdığını ve onayladığını söylemiş. Bunların hepsi bir yana görsel olarak çıtayı yükseltti
- Orası doğru, karakterlerin tek boyutluluğunu, diyalogların aptallığını bir tarafa bırakırsan gerçekten görsel olarak izlediğim en iyi filmlerden biriydi.
- Zack Snyder da zaten filmi çekerken çizgi romanı olduğu gibi aktarmayı ve sinema adına görsel olarak akıllarda kalıcı ve iyi bir iş çıkarmak istediğini söylemiş.
- Bence işin o kısmında hakikaten başarılı ama madem bu kadar yeteneği varmış buna faşist ve maço bir film çekeceğine çok daha orjinal bir fikirle gelebilirmiş.
- Bu saydıklarını bence Frank Miller’a mal etmek lazım sonuçta işin özünde ondan kaynaklanıyor her şey.
- Ayrıca şöle birşey söylemeliyim filmin fragmanı filmden daha gazdı.
- Ahahah evet!
- Gerçi Tyler Bates’in yaptığı filmin müzikleri de çok iyiydi ama fragmanda çalan Nine Inch Nails parçası “Just Like You Imagined” öyle bir havaya sokuyordu ki adamı her “This is Spartaaaaaaa” sahnesinde sinema salonunda tekmeler uçuşuyordu.
- Bu arada sakaldan ve sesin değişmesinden çoğu insan tanımamış, Leonidas’ı oynayan Phantom of the Opera’nın Phantom’u oynayan Gerard Buttler’dan başkası değil, ayrıca kendisi yeni çekilen Untouchables : Capone Rising filminde Jim Malone’u canlandırıyor, ilk Untouchables’da bu rolde sean Connery vardı.
- Vay anasını.