Eskiye, Ustaya Özlem*
ANLAMI OLSUN
sen ağlıyorsun ben gidiyorum aç bir yavrucak doyurulsun
hasta bir annenin karnı doysun
kardeş kavgası son bulsun aşkımız anlam bulsun diye ben gidiyorum
sen ise ağlıyorsun
LEYLA İLE MECNUN
Babilde bir cemiyet Leylanın kaysı görür eziyet Düşer yollara satılır birine
Cemiyetten Fuzuli alır altın dolu bir keseye Kays hem köledir hem hikâye
Kays anlatır yazar Fuzuli divitle Ağlar kâğıt yaşlar akar yere Kays düşer yola beraber kitapla Diğer elinde cemiyetin sırrı ile Deveye der haydi bas istanbula Yol biter istanbul yaren olur
Ne bilsin Kays kitapta Mecnun, Leylanın düğünü o gün istanbulda olur.
BİR PAZAR GÜNÜNE
Pazar günlerim vardı eskiden Gazetemi getiren köpeğim Bahçemde bekleyen kahvaltım Ve bütün gün seni görmek Gün boyu
Pazar günlerinin akşamları vardı Sinemada Tom Hanks olurdu Sen dramın babası derdin
Biz ağlardık
Film dönüşü arkadaşlar beklemede Sabaha kadar bizde efkâr dağıtmaca Liseden beri bir gün şaşmadı pazarım Ta ki ayrıldığımız güne kadardı Artık hafta altı gün bende
ÖNEM
(Nazım’ın aşağıda yer alan “YAŞAMAYA DAİR” adlı şiiri ile birlikte okunması rica olunur değerli okurlar)
Köşe başındaki kitapçı kapandı Yerini sahibi kirli olan Kebapçı dükkânı aldı
Okuma günleri olurdu üsküdarımda Savcının çıkardığı kitap okunmadı Günlerimiz yasaklandı
Elimiz kolumuz bağlandı Kaos çok yaklaştı Derken…
Loş ışıklı rıhtımda
Bir şair kendini bıçakladı Bir yazar intihara kalkıştı Bir seçim otobüsü yaklaştı
Yaralılar hastaneye taşınacaktı Otobüsde çalan şiir
Tüm olanları anlattı