Gidişin İsyan Suskunluğumdu!*
Gidişin isyan suskunluğumdu. Avazdım,
Terk ettim kavgalı dilleri…
Yosun tutmuş kayalar tanıdım, Gidişinin ertesinde.
Deniz kokusu, çingene gülüşlerine karışmıştı. Yeminler tanıdım allahsız kitapsız, Yeminler,
Falcıların haddini bilmez söz savurganlığıydı….
Korkusunu,
Islak bir geceye salıvermiş ayyaşların; Şişenin dibine vardıkça,
Maddeden kopan bedenlerinin sendelemesine şahit oldum, kıyamet çiçeği gibi savurgandı…
Yokluk gördüm;
Gitmelerin gelmelerin olmadığı göçler… Savaş kıtlığı çekti gönlüm,
Müttefik fikirlerin yanı başında…
Soğuk geceleri ezber ederken,
Yazdıklarımın beni sabote edişi düştü aklıma. Hainliğinin tüllerini aralar aralamaz,
Ardın sıra hezeyan olmuşluğumla baş başa bıraktılar beni. Ve şiirlerim de senle gitmişti.
Kekremsi düşerdi dilime adın, zikretmesi haramımdı… Uzun menzilli değildi ağıtlarım hep dizimin dibine düşerdi. Yıllar bedenime soluk oldu desem yalan olur,
Nefesim haddinden fazla beni sevdi.