Modernist Bir Nostalji: Holy Motors – Onur Keşaplı

Modernist Bir Nostalji: Holy Motors* 

1950’ler ve 60’larda, hem biçim hem içerik olarak sinema sanatına dair ne varsa her şeyi altüst eden Yeni Dalga akımı ve 68 sonrası Godard öncülüğünde devrimci bir sinematografiyi inşa eden Dziga-Vertov grubu aracılığıyla Fransa, dünya sinema tarihinde benzersiz bir konuma sahip oldu. Ülkede 80 sonrası duraklama seyri gösteren yedinci sanata yeni bir soluk getiren ve İkinci Fransız Yeni Dalgası olarak anılan genç kuşağın en büyük yaratıcısı Leos Carax‘ın  son filmi “Holy Motors”un, şu ana dek oldukça az  kişiye ulaşmış olmasına rağmen kült mertebesine eriştiğini söyleyebiliriz. Luc Besson‘la birlikte anıldığı ve asla kabul etmediği nitelemeyle İkinci Fransız Yeni Dalgası döneminde, ünlü Fransız yönetmenler Jean Vigo, Trauffaut ve Godard’ı çağrıştıran, şiirsel gerçekçi, modernist ve Brechtyen bir estetikle üç film çeken yönetmen, özellikle 1991 yapımı “Köprü Üstü Aşıkları” ile sinema tarihinin geç dönem avangard yaratıcılarından biri olarak öne  çıktı.  Festival  çevrelerinde görmezden gelinen bu  filmi  takip eden 20 yılda yalnızca bir uzun ve üç kısa metraj çeken Carax,  uzun bir aranın ardından geçtiğimiz yıl Cannes’da galasını izleme şansına eriştiğimiz “Holy Motors” ile benzersiz bir dönüşe imza attı.

Yönetmenin vazgeçilmez oyuncusu Denis Lavant‘ın yine başrolde olduğu  ve  uzun bir iş günü boyunca lüks limuzini ile Paris’te “emeğini icra eden”  Bay Oscar’ı izlediğimiz “Holy Motors”, sinema tarihine ve yedinci sanatın parıltılı günlerine dair nostaljik bir yaklaşımın hissedildiği bir film. Kameraların giderek küçüldüğünü ve artık görünmez olduğunu belirterek yeni teknolojinin yarattığı tahribattan yakınan Bay Oscar’ı, isminden de  anlaşılabilen  bir  çağrışımla Oscarlık bir oyuncu olarak görebiliriz. Filmde asla belirtilmemesine  karşın, mesleği gereği gün boyunca farklı türde ve birbirinden bağımsız 11 filmde(veya reklamda/video klipte/oyunda) rol alan Bay Oscar, kameraların görünmeyecek kadar küçüldüğü ve izleyicileri belirsizleştiği günümüz dünyasında sanatını, sinemanın önceki dönemlerinde görülebilecek bir disiplinle yaratır. Müzikalden güldürüye, aksiyondan bilimkurguya sinemada türlerin tümüne dair filmlerde başarılı bir iş adamını, yaşlı bir dilenci kadını, kiralık bir katili, eski bir aşığı, bir müzisyeni, bir animasyon karakterini, duyarlı bir babayı aynı özenle  canlandırır.

Sinemanın günümüzde yapımcılar, dağıtımcılar ve teknoloji ile beraber sanatçıların elinden çıktığını söyleyen Leos Carax’nın bu filmle tepkisini perdeye yansıttığını söyleyebiliriz. Adını, sinemada motorlu aygıtlar ve “motor” komutunun hakim olduğu döneme yapılan göndermeden alan ve epizodik bir anlatımla 11 bölümden oluşan film, izleyicide yarattığı yabancılaşma etkisinin ötesinde, Fransız düşünür Baudrillard’ın, ‘gerçekliğini yitirmiş, ancak gerçeklik duygusunun peşinde’ olarak nitelediği Batı dünyasının da bir eleştirisi olarak yorumlanmaya müsait. Zira “Holy Motors”, neyin gerçek neyin kurmaca olduğu konusunda sınırların ortadan kalktığı bir yapıt. Filmde tüm bu tepkinin, yönetmenin Tokyo projesi için 2008’de çektiği kısa film “Merde (Bok)”de yine Denis Lavant tarafından canlandırılan, kanalizasyondan fırlayıp yalnızca çiçek ve para yiyen ve bir reklam çekimini “kirleten” uç bir karakterin bölümünde aşırılaştırılarak verilmesi ise manidar.

Geçtiğimiz yıl benzer bir nostalji algısıyla gösterime giren, seyirci ve eleştirmenlerce övgü ve ödüle boğulan “Artist”, daha önce yüzlerce kez anlatılmış bir öykünün yine daha önce yüz binlerce kez uygulanmış bir biçimde sunulmasıydı. Daha açık konuşmak gerekirse, yeniden çevrim ve öze dönüş noktasında post modern bir yapıttı. Bu noktada “Holy Motors”u, bittiği iddia edilen modernist sinema anlayışının, “Artist”e verdiği bir yanıt olarak  okuyabiliriz. Filmin başta Cannes olmak üzere büyük festival ve yarışmalarda görmezden gelinmesi ve bizce hakkının yenmesi de aslında bunun kanıtı niteliğinde.

Sadece Carax’nın filmografisi ve yakın dönem sinema tarihi için değil tüm zamanların en özgün ve avangard filmlerinden olan, ve tam da bu yüzden sinemalarda görme şansına erişmemizin zor gözüktüğü modernist baş yapıt “Holy Motors”u, www.izlebizle.net adresinden  izleyebilirsiniz.

 

*https://issuu.com/azizm/docs/edergimart2013

Bunu paylaş: