İnsanlığın modernlik evresi tabularından olan cinsel tercihler ve cinsiyet tercihleri üzerine son dönemde hatırı sayılı ölçüde karşı söylem geliştirilmiş durumda. Küresel anlamda henüz çoğunluğa erişilmiş olmasa da LGBT hareketlerinin ciddi kazanımlar elde ettiği bir gerçek. Kazanımlarla eş güdümlü olarak gelişen sistemin soğurma, eritme gayretleri ise söz konusu kazanımları ve bir bakıma hareketlerin kendisini bulandırmaya çalışıyor. İnşa edilmiş tabuya yönelik sarsıntıları yumuşatmak adına, duyarlılığı sömürme yöntemi gözle görünür bir hal aldı.
Kısaca özetlemeye çalıştığımız bu duruma, hem eser olarak hem de eserin başına gelenler açısından örnek teşkil edeceği aşikâr Denizatı filmi bu hafta Azizm’den Filmci’de. Varyete Film bünyesinde 2016 yılında Süleyman Arda Eminçe yönetmenliğinde izleyiciyle buluşan Denizatı, ana akımın sinematografik kodlarını ustaca uygulayan, başrol oyuncusu Barış Gönenen’in fiziksel ve ruhsal olarak yaşadığı zorlu dönüşümle seyircisine özdeşlik kurdurmayı başaran güçlü bir yapıt. Filmin En İyi Kurmaca ve En İyi Oyuncu ödülleri konusunda Uşak Kanatlı Denizatı Kısa Film Festivali dışında hak ettiği değeri yeterince görememesi bir yana, geçtiğimiz sonbaharda Athena topluluğunun Ses Etme parçalarına çekilen bir hayli popüler videonun, Denizatı’nın izleğine haddini aşan benzerliği, intihal sözcüğünü ister istemez zihinde canlandırıyor. Varyete Film’in Youtube kanalında bu konuya yönelik bir videonun da yer aldığını not düşerek son dönemde ülkemizde çekilen en güçlü kısa metraj çalışmalardan olan Denizatı ile sizleri baş başa bırakıyoruz.