1990’ları cinayet çözümlemeleri olarak da nitelendirilebilecek Murder Balads uzunçalarının büyük süksesinin ardından The Boatman’s Call ile tamamlayan Nick Cave & The Bad Seeds yeni bin yıla girerken on yılları deviren her toplulukta görüldüğü gibi olgunlaşma izleri kendini göstermeye başladı. The Bad Seeds açısından hem beklenilmedik şekilde toplumcu bir dokusu olan As I Sat Sadly By Her Side parçası ve videosu ile çıkış yapan 2001 tarihli No More Shall We Part albümü, Fifteen Feet of Pure White Snow gibi topluluğun müzikal dokusunun duygusal, naif dönüşümü olarak belirleyiciydi. Bir sonraki uzunçalar olan ve The Bad Seeds’in muhtemelen en zayıf çalışması şeklinde değerlendirilen 2003 çıkışlı Nocturama, topluluk açısından bir dönemin sonu ve beraberinde yeni bir başlangıca tekabül ediyordu. Kurucu üyelerden Blixa Bargeld’in The Bad Seeds’deki son yer alışı olan albüm, devamındaki albümler düşünüldüğünde topluluğun sert, saldırgan, huzursuz edici müzikal yapısının son kez izleyiciyle buluşması sayılabilir. Blixa’nın ve beraberinde The Bad Seeds’in yapıcı yıkıcılığın son kez bir arada hissedildiği şarkı ise albümün sonunda yer alan ve on beş dakikalık süresiyle baş döndürücü Babe, I’m On Fire adlı parça.
Nick Cave’in senaryosunu yazdığı pek çok filmi yöneten John Hillcoat’un yönettiği videosunda The Bad Seeds’in şımarık yaşı yeniyetmeler gibi kılıktan kılığa girdiği ve müzik tarihinin en uzun taşlaması halini alan parça, adı ve nakaratıyla çelişecek ölçüde bireysel, toplumsal salvolar içeren sözlere sahip. İnsanlık tarihinin başlangıcından bugününe uzanacak bir yelpazede klişeleştirilmiş tüm basmakalıp tiplere yer veren sözleri ve bu tiplemelerin tamamına bürünen The Bad Seeds üyelerinin geçidine dönüşen videosuyla Babe I’m On Fire, sabrı zorlayan ancak vazgeçilmesi de bir o kadar zor olan özgün bir parça;
Fotoğraf: Sam Barker