Mümkün müdür seni düşünmemek?
Adını bilenlerle tekrar
etmemek seni?
Kader, ki
yumak yumak bizi,
tüm acıdan damıtıp
gecenin kollarına bırakmışken?
Hırsla sıkılmış yumruklarımız,
yıldızlar ağına takılmış gidiyor.
Ve her nefes için can atıp
yanıbaşımızda taşımak
şu iflah olmaz ölümü!
Ah, bir kazıyabilsek
şu merhametli kardeşimizi!
Gideriz o zaman belki, uzak bir diyara;
posta arabaları taşır bizi.
Ne sıkıntı gelir o vakit
ne de dinginlik yeter:
Bir boşluk içinde, süzüle süzüle,
ineriz Lethe kıyılarına.
Kıskançlık, sapkınlık, yalan, iftira:
Hiçbirine yer yoktur o diyarda,
umudun telleri usulca sıkılır.
Ve biz!
İkimiz,
razı oluruz yaşamdan
ve ah! tüm hatalarımızdan.
Yalnız ikimiz:
Senin gözlerin, bende;
Benimkiler, sende.
***
Görsel: Mucizeler Baharı (1894) – Paul Gauguin