Bir büyük boşluktayım şimdi.
Kurdum sandalyemi,
sallanıyorum bir o yana
bir bu yana.
Arada bir ses işitirlerse eğer,
çevremi saran korkak ışıklar,
ürkmesinler sakın.
Sandalyeden geliyordur olsa olsa.
Çünkü söz verdim konuşmamaya,
bir daha hiçbir sözcükle
açmayacağıma cansız gırtlağımı.
Boşunadır zaten
kaderdeki kelimeyi aramak.
Çünkü biz onu bulamadan
o çoktan bize yerleşmiştir.
Ancak mesele
onu dillendirmek değil,
onu işittirmek hiç değil.
Ondan kurtulabilmek sadece.
Ankara
***
Görsel: Paul Gauguin’in Sandalyesi (1888) – Vincent van Gogh